Rusya lideri, ABD’nin Almanya’ya füze konuşlandırması halinde orta menzilli nükleer silah üretimini yeniden başlatmakla tehdit etti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’yi Almanya’ya uzun menzilli füze konuşlandırmaması konusunda uyardı ve böyle bir durumda Rusya’nın orta menzilli nükleer silah üretimine yeniden başlayacağını ve Batı’ya vurabilecekleri mesafelere benzer füzeler konuşlandıracağını söyledi.
ABD, 10 Temmuz’da, SM-6, Tomahawk seyir füzeleri ve geliştirilebilir hipersonik silahları da içeren uzun vadeli bir militarizasyon kapsamında, 2026’dan itibaren Almanya’ya uzun menzilli füzeler konuşlandırmaya başlayacağını duyurdu.
Putin, Pazar günü Rus Donanma Günü’nü kutlamak için eski imparatorluk başkenti St. Petersburg’da Rus, Çin, Cezayir ve Hindistanlı denizcilere yaptığı konuşmada, ABD’nin bu hamleyle Soğuk Savaş benzeri bir füze krizini tetikleme riski taşıdığını söyledi.
Putin, “Gelecekte nükleer başlıklarla donatılabilecek bu tür füzelerin topraklarımızdaki hedeflere uçuş süresi yaklaşık 10 dakika olacak” dedi.
“ABD’nin, Avrupa’daki uydularının ve dünyanın diğer bölgelerindeki eylemlerini dikkate alarak, konuşlandırmada ayna önlemleri alacağız.”
500 ila 5.500 km (310-3.420 mil) arasında menzile sahip olan bu füzeler, ABD ile Sovyetler Birliği arasında 1987 yılında imzalanan Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (INF) Anlaşması’nın konusuydu. Ancak hem Washington hem de Moskova, birbirlerini ihlallerle suçlayarak 2019 yılında silah kontrol anlaşmasından çekildi.
2022’de ordusunu Ukrayna’ya gönderen Putin, savaşı Batı’yla tarihi bir mücadelenin parçası olarak görüyor ve 1991’de Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından Batı’nın, Moskova’nın nüfuz alanına girerek Rusya’yı küçük düşürdüğünü söylüyor.
Ukrayna ve Batı, Putin’in emperyal tarzda bir toprak gaspı içinde olduğunu söylüyor. Şu anda Kırım ve doğu Ukrayna’daki dört bölgenin bir kısmı da dahil olmak üzere Ukrayna’nın yaklaşık %18’ini kontrol eden Rusya’yı yenme sözü verdiler.
Rusya, bir zamanlar Rus imparatorluğunun parçası olan toprakların artık yeniden Rusya’nın parçası olduğunu ve asla geri verilmeyeceğini söylüyor.
‘Doğrudan çatışma’
Rus ve ABD diplomatları, ilişkilerin 1962 Küba Füze Krizi’nden bile daha kötü olduğunu söylüyor. Her iki güç de gerginliği azaltmayı savunurken, aynı zamanda gerginliği artırmaya yönelik adımlar attıkları suçlamasıyla karşı karşıyalar.
Putin, ABD’nin Typhon füze sistemlerini Danimarka ve Filipinler’e transfer ettiğini belirterek, ABD’nin bu planını NATO’nun 1979’da Batı Avrupa’ya Pershing II füze rampaları konuşlandırma kararına benzetti.
Genel Sekreter Yuri Andropov da dahil olmak üzere Sovyet liderleri, Pershing II konuşlandırmalarının, Sovyetler Birliği’nin siyasi ve askeri liderliğini ortadan kaldırarak onu ortadan kaldırmayı amaçlayan ABD öncülüğündeki ayrıntılı bir planın parçası olduğundan endişe ediyorlardı.
Putin, “Bu durum, Soğuk Savaş döneminde Avrupa’da Amerikan orta menzilli Pershing füzelerinin konuşlandırılmasıyla ilgili olayları hatırlatıyor” dedi.
ABD, Soğuk Savaş’ın zirvesinde olduğu 1980’lerde Batı Almanya’ya Amerikan Pershing balistik füzeleri konuşlandırdı. ABD füzeleri, Almanya’nın yeniden birleşmesi ve 1990’lara kadar konuşlandırılmaya devam etti.
Ancak Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından ABD, Moskova’dan gelen tehdidin azalmasıyla birlikte Avrupa’da konuşlandırdığı füzelerin sayısını önemli ölçüde azalttı.
Kremlin, temmuz ortasında ABD’nin önerilen konuşlanmasının Avrupa başkentlerinin Rus füzelerinin hedefi haline geleceği uyarısında bulunmuştu.
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, devlet televizyonu muhabirine yaptığı açıklamada, “Soğuk Savaş’a doğru istikrarlı adımlar atıyoruz. Soğuk Savaş’ın doğrudan çatışmayla ilgili tüm nitelikleri geri dönüyor” dedi.
