Soykırım Değil Sanat İttifakı, İsrail’i temsil eden her türlü eserin Gazze’deki ‘soykırım politikalarının onaylanması’ olduğunu söylüyor.
Binlerce sanatçı, küratör ve müze yöneticisi, İsrail’in bu yılki Venedik Bienali sanat fuarından çıkarılması çağrısında bulundu ve sergiyi “soykırımcı bir apartheid devleti platformu oluşturmakla” suçladı.
İsrail, kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne 7 Ekim’den bu yana on binlerce Filistinlinin ölümüne yol açan askeri saldırısı nedeniyle sanat dünyası da dahil olmak üzere artan uluslararası eleştirilerle karşı karşıya kalıyor.
Soykırım Değil Sanat İttifakı (ANGA), büyük bir uluslararası sanat sergisi olan Bienal’in iki yıl önce Ukrayna’nın işgalinin ardından Rus hükümetiyle bağlantısı olan herkesi yasakladığını, ancak Gazze’de savaşını sürdüren İsrail’e karşı harekete geçmediğini söyledi.
“İsrail’in Filistinlilere yönelik zulmüne Bienal sessiz kaldı. ANGA, Salı günü itibarıyla 12.500’den fazla kişi tarafından imzalanan çevrimiçi mektupta, “Bu çifte standart karşısında dehşete düştük” dedi.
Bienalin daha önce de Güney Afrika’nın apartheid ve beyaz azınlık yönetimi sistemi altında yasaklandığını söyleyen bildiri, bugün önde gelen insan hakları gruplarının İsrail’in Filistin topraklarını yasa dışı işgalini “acımasız bir apartheid sistemi ve insanlığa karşı suç” olarak değerlendirdiğine dikkat çekti.
Sanatçılar ve kültür emekçilerinden oluşan uluslararası kolektif, “Gazze’de Filistinlilere karşı süregelen zulümlere girişen bir devleti temsil eden sanat platformlarının kullanılması kabul edilemez” dedi.
“İsrail’in uluslararası kültür sahnesinde herhangi bir resmi temsili” ve “İsrail devletini resmi olarak temsil eden herhangi bir çalışma”, “soykırım politikalarının onaylanması” olarak adlandırıldı.
İsrail, eylemlerinin soykırım anlamına geldiği yönündeki her türlü suçlamayı reddediyor. Uluslararası Adalet Divanı, İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığını “makul” buldu ve İsrail’e soykırımı önlemek için mümkün olan her türlü önlemi alması talimatını verdi.
‘Utanç verici’
İtalya kültür bakanı ANGA mektubunu “kabul edilemez” ve “utanç verici” olarak kınadı ve mektubun “düşünce ve yaratıcı ifade özgürlüğünü tehdit ettiğini” söyledi.
Gennaro Sangiuliano yaptığı açıklamada, “İsrail’in yalnızca sanatını ifade etme hakkı yok, aynı zamanda böyle bir anda, acımasız teröristler tarafından gafil avlandığı bir anda halkına tanıklık etme görevi de var” dedi.
El Cezire’nin resmi İsrail rakamlarına dayanan bir çetelesine göre, Filistinli grup Hamas 7 Ekim’de İsrail’in güneyine saldırarak çoğunluğu sivil en az 1.139 kişiyi öldürdü. İsrail, Gazze’ye amansız bir bombardıman ve kara işgaliyle karşılık verdi. Filistin sağlık yetkililerine göre, İsrail saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 29.000’den fazla insan öldürüldü.
Sangiuliano, 20 Nisan’da başlayacak Bienalin “sansür ve hoşgörüsüzlüğün değil, her zaman bir özgürlük, toplantı ve diyalog alanı olacağını” söyledi.
ANGA şunları söyledi: “Sanat, bırakın “cep”i, boşlukta meydana gelmez ve gerçekliği aşamaz.”
“İsrail tarafından öldürülen, susturulan, hapsedilen, işkence gören ve yurt dışına veya ülke içine seyahatleri engellenen Filistinli şair, sanatçı ve yazarların ifade özgürlüğü yoktur. İsrail’in kapattığı Filistin tiyatrolarında ve edebiyat festivallerinde ifade özgürlüğü yok. İsrail’in bombaladığı Gazze’deki müzelerde, arşivlerde, yayınlarda, kütüphanelerde, üniversitelerde, okullarda, evlerde ifade özgürlüğü yok. Kültürel soykırım savaş suçunda ifade özgürlüğü yoktur” denildi.
Çağrının imzacıları arasında Filistin Müzesi ABD Direktörü Faysal Saleh, aktivist ABD’li fotoğrafçı Nan Goldin ve geçen yıl Turner Ödülü’nü kazanan İngiliz görsel sanatçı Jesse Darling yer alıyor.
“Sanat dünyasının olimpiyatları” olarak adlandırılan Bienal, uluslararası sanat takviminin önemli etkinliklerinden biri. Bu yılki “Yabancılar Her Yerde” 20 Nisan ile 24 Kasım tarihleri arasında 90 ülkeden pavyonlara ev sahipliği yapacak.
