Japonya, Kızıldeniz’de kaçırılan Galaksi Lideri’nin serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla Yemenli isyancılara yaklaştı.
Japonya, Kızıldeniz’de bir kargo gemisini kaçıran Husi isyancılarına “doğrudan yaklaştığını” söyledi.
Tokyo Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Galaksi Lideri’nin serbest bırakılmasını sağlamak için aynı zamanda “İsrail ile de iletişim kurduğunu” söyledi. Gemi İsrailli bir işadamına ait ve bir Japon firması tarafından işletiliyor.
Yemenli isyancı grubun, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği “iğrenç eylemlere” yanıt olarak önceki gün Türkiye’den Hindistan’a giden gemiye saldırdığı belirtildi.
Japon hükümeti, Nippon Yusen (NYK Line) tarafından işletilen gemiye el konulmasını “şiddetle kınadı”. Tokyo, İran, Suudi Arabistan ve Umman da dahil olmak üzere diğer ilgili ülkeleri, isyancıları gemiyi ve rehineleri yakında serbest bırakmaya ikna etmeye katılmaya çağırdı.
Dışişleri Bakanı Yoko Kamikawa, Tokyo’nun “İsrail’le iletişim halinde olduğunu ve Husilerle doğrudan temasa geçmenin yanı sıra, Suudi Arabistan, Umman, İran ve diğer ilgili ülkelere, geminin ve mürettebatın bir an önce serbest bırakılması konusunda Husileri güçlü bir şekilde teşvik etmeleri yönünde çağrıda bulunuyoruz” dedi. ”.
Hükümetimiz, durumu dikkate alarak ilgili ülkelerle iş birliği içerisinde gerekli tedbirleri almaya devam edecektir” diye konuştu.
Denizcilik sonuçları
İsrail, saldırının uluslararası deniz güvenliği açısından sonuçları olacağını söyleyerek, saldırıyı “İran’ın terör eylemi” olarak suçladı.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Nasser Kanaani Pazartesi günü, İsrail’in İngilizlere ait ve Japonlar tarafından işletildiğini iddia ettiği gemiye el konulmasında İran’ın parmağı olduğunu yalanladı.
Saldırının ardından Husi askeri sözcüsü Yahya Saree, X kanalında şu paylaşımı yaptı: “Uluslararası toplum, çatışmayı genişletmek yerine bölgesel güvenlik ve istikrarla ilgileniyorsa İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırganlığına son vermeli.”
İsrail’e göre, araç taşıma gemisinde saldırı sırasında Ukraynalılar, Bulgarlar, Filipinliler ve Meksikalılar da dahil olmak üzere 25 kişilik uluslararası bir mürettebat bulunuyordu, ancak İsrailli yoktu.
Başbakan Binyamin Netanyahu’nun ofisi, kayıtlara göre ana taşıyıcı şirketin İsrailli işadamı Abraham “Rami” Ungar’a ait olmasına rağmen İsrail’in geminin mülkiyeti, operasyonu veya uluslararası mürettebatının oluşumuyla ilgilenmediğini söyledi.
Husiler, Hamas’ın İsrail içindeki saldırısının İsrail’in Gazze’ye kara ve hava saldırısına yol açtığı 7 Ekim’den bu yana İsrail’e karşı çok sayıda füze ve insansız hava aracı saldırısı düzenledi.
İran yanlısı Husiler geçen hafta Kızıldeniz ve Bab el Mendeb Boğazı’ndaki İsrail gemilerini hedef alabileceklerini açıklamıştı. Saree, İsrail’e veya onu destekleyenlere ait herhangi bir geminin Husi güçleri için meşru bir hedef olacağı uyarısını yineledi.
