Suudi Arabistan, Çin öncülüğündeki güvenlik bloğuyla ortaklık kuruyor

Suudi kabinesi, Kral Salman’ın başkanlık ettiği bir toplantıda Riyad’a blokta diyalog ortağı statüsü verebilecek bir kararı onayladı.

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, sağda, 16 Mart 2017 Perşembe, Çin'in Pekin kentindeki Büyük Halk Salonunda düzenlenen imza töreninde Suudi Kralı Salman ile el sıkışırken. (Lintao Zhang/Pool Photo via AP)
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, sağda, Çin’in Pekin kentindeki Büyük Halk Salonu’nda düzenlenen imza töreninde Suudi Kralı Salman ile el sıkışırken. [File: Lintao Zhang/AP]

Devlet medyasının Çarşamba günü bildirdiğine göre, Suudi Arabistan Çin ile daha yakın siyasi bağların son göstergesi olarak Şangay İşbirliği Örgütü’ne (SCO) “diyalog ortağı” olarak katılmayı kabul etti.

Şangay İşbirliği Örgütü, 2001 yılında siyasi, ekonomik ve güvenlik örgütü olarak Batılı kurumlara rakip olarak kuruldu.

Çin’in yanı sıra sekiz üyesi arasında Hindistan, Pakistan ve Rusya’nın yanı sıra dört Orta Asya ülkesi – Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Tacikistan yer alıyor. İran, geçen yıl SCO’ya daimi üye olarak katıldı.

Resmi Suudi Basın Ajansı’nın (SPA) bildirdiğine göre, kabine kararı Salı günü Kral Selman’ın başkanlık ettiği bir toplantıda onayladı.

Açıklamada, bu adımın Riyad’a “Şangay İşbirliği Örgütü’nde diyalog ortağı statüsü” vereceği belirtildi.

Kaynaklar, ŞİÖ’ye katılımın Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in geçen Aralık ayında Suudi Arabistan’a yaptığı ziyarette ele alındığını söyledi.

Gözlemci veya diyalog ortağı statüsüne sahip diğer ülkeler arasında Mısır, İran ve Katar bulunmaktadır.

Karar, Suudi Aramco’nun Salı günü kuzeydoğu Çin’de planlanan bir ortak girişimi tamamlayarak ve özel olarak kontrol edilen bir petrokimya grubunda hisse satın alarak Çin’deki milyarlarca dolarlık yatırımını artırdığını açıklamasının ardından geldi.

Riyad’ın blokla ortak olma hamlesi, yedi yıl önce kopan tam diplomatik ilişkileri yeniden kurmak için İran’la Çin’in arabuluculuk yaptığı dönüm noktası niteliğindeki bir uzlaşma anlaşmasının açıklanmasından üç haftadan kısa bir süre sonra geldi.

Uzun süredir azılı rakipler, Şii çoğunluklu İran ve ağırlıklı olarak Sünni Suudi Arabistan, Yemen’deki çatışma gibi bölgede bir dizi vekalet çatışmasına girdiler. Tahran, 2014’ün sonlarında yoksul ülkenin geniş topraklarının kontrolünü ele geçirerek Cumhurbaşkanı Abd-Rabbu Mansur Hadi’nin uluslararası alanda tanınan hükümetini deviren Husi isyancıları desteklediğini yalanladı.

Suudi liderliğindeki askeri ittifak, Mart 2015’te Hadi’yi desteklemek için müdahale etti, ancak Husiler, başkent Sanaa da dahil olmak üzere ülkenin kontrolünü hâlâ elinde tutuyor.

Riyad, Tahran’la daha önceki ikili müzakere turlarını yürütürken, uzlaşma sürecinin Başkan Xi Jinping’in geçen yıl Orta Doğu’nun iki ağır sikleti arasında bir “köprü” görevi görme teklifiyle hızlı bir şekilde başladığını söyledi.

Xi’nin yakınlaşmadaki rolü, Suudi Arabistan’ın Washington ile geleneksel olarak yakın ortaklığı göz önüne alındığında kaşları kaldırdı, ancak bu ilişki son zamanlarda insan hakları ve petrol üretimi konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle gergin.

Xi, Salı günü Kral Salman’ın oğlu ve Körfez ülkesinin fiili hükümdarı Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Salman ile yaptığı telefon görüşmesinde, Ortadoğu’daki gerilimlerin azalmasını övdü.

Suudi-İran anlaşmasının imzalanmasından bu yana konuyla ilgili kamuoyuna açıklanacak ilk yorumlarında Xi, Çin tarafından desteklenen diyaloğun “bölgesel birlik ve işbirliğini güçlendirmede önemli bir rol oynayacağını” söyledi.

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here