Dünya genelinde yaklaşık 2,6 milyar akıllı telefon kullanıcısı var ve 2020 yılına kadar 6 Milyar markı geçmesi bekleniyor. Ancak yeni bir araştırmaya göre, uygulamalarda uygulamaların içindeki reklamlar kullanıcı verilerini riske atabilir. Yeni bir çalışma, uygulama içi reklamın, kullanıcının bilgilerini reklam ağları ve mobil uygulama geliştiricileri arasında ifşa edebileceğini buldu.
Mobil Reklamlar, Kullanıcıların Kişisel Verilerini Riske Atabilir, diyor Araştırma
Çalışma, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Georgia Institute of Technology’den araştırmacılar tarafından gerçekleştirildi, bu araştırma, Android Cihazlarda özel uygulamalar kullanan 200’den fazla kullanıcıya dayanıyor.
Araştırmacılar, deneklerin kişisel ilgi alanlarını ve demografik profillerini takip ederek test etmek için sunulan özelleştirilmiş reklamların gerçekliğini analiz etti. Ayrıca, mobil uygulama oluşturucunun, kullanıcılara özelleştirilmiş reklamlar sunulurken kullanıcılar hakkındaki verileri ne ölçüde açığa çıkarabileceğini de analiz ettiler.
Araştırmacılar, kullanıcıların yüzde 92’sinin reklam gösterimlerinin yüzde 73’ünün ilgili demografik profillerine uygun şekilde yönlendirildiğini keşfetti.
Araştırmacılar ayrıca, uygulama geliştiricilerin kullanıcının cinsiyetini yüzde 75, ebeveynlik durumlarının yüzde 66’sı ve kullanıcıların yaşının yüzde 54’ü kesinlik ile belirleyebildiğini keşfetti. Ayrıca, kullanıcıların gelirlerini, medeni durumlarını veya siyasi bağlantılarını daha kesin bir şekilde tahmin edebilirler.
Ayrıca, bazı kişisel veriler o kadar hassas kabul edilir ki, Google bu faktörlerin “Kişiselleştirme” için kullanılmadığından olumlu bir şekilde bahseder. Ek olarak, çalışma, mobil uygulama geliştiricilerinin, Reklam Ağları ve Uygulama Geliştiricileri arasındaki veri sızıntısı nedeniyle bu bilgileri belirleyebildiğini keşfetti.
Wei Meng Georgia Institute of Technology’den “Ücretsiz akıllı telefon uygulamaları gerçekten ücretsiz değil. Uygulamalar – özellikle kötü amaçlı uygulamalar – yalnızca uygulamada reklamlar barındırarak ve bir kullanıcı tarafından ne alındığını gözlemleyerek birileri hakkında potansiyel olarak hassas bilgileri toplamak için kullanılabilir. Mobil, kişiselleştirilmiş uygulama içi reklamlar kesinlikle yeni bir gizlilik tehdidi oluşturuyor”.
Araştırmacılar ayrıca, Uygulama geliştiricilerinin uygulamalarında “Uygulama İçi Reklamları” kabul etmeyi tercih ettiğini söyledi. AD ağları, reklamlarını göstermeleri ve kullanıcının yüklediği uygulamaları toplama, coğrafi konumlar ve mobil model vb. gibi kullanıcı etkinliklerini izlemeleri için uygulama geliştiricilerine para öder.
Ayrıca “Uygulama İçi Reklamlar”, Apps Grafik Kullanıcı Arayüzü bölümü olarak şifrelenmemiş olarak gösterildi; bu, uygulama geliştiricilerinin uygulamalarında görüntülenen belirli bir konumu hedefleyen reklam içeriğini elde edebilecekleri ve ardından uygulama kullanıcılarının bir profilini oluşturabilecekleri anlamına geliyor.
Uygulama İçi Reklamların aslında kullanıcıların gizliliği için tehdit oluşturduğu görülüyor. Bu makaleyi sevdiyseniz, paylaşmaktan çekinmeyin!
